Son zamanlarda sağlık alanında yaşanan bazı olaylar, toplumda büyük yankı uyandırmaya devam ediyor. Bunlardan biri de bir cerrahın hastasından "lazer parası" talep etmesi üzerine yaşanan gelişmeler. Hayati bir operasyon geçiren bir hastanın, tartışmalı bir şekilde 200.000 TL’lik ücret talep eden cerrah, yapılan ihbarların ardından tutuklandı. Bu durum, sağlık sektöründeki etik kuralları ve cerrahların hastalarla olan ilişkilerini sorgulatıyor.
İstanbul'un merkez semtlerinden birinde gerçekleşen bu olay, başta aile üyeleri olmak üzere geniş bir çevrede şok etkisi yarattı. Ameliyat sonrası hastasının sağlığı için gerekli olan iznin alınmasında sorun yaşayan cerrah, ameliyatın gerçekleşebilmesi için “lazer parası” adı altında büyük bir meblağ talep etti. Hastanın yakınları, bu durum karşısında ne yapacaklarını bilemez hale geldi ve durumu hemen yetkililere bildirdi.
Yapılan ihbar üzerine sağlık denetim ekipleri harekete geçti. Cerrahın muayenehanesine yapılan baskında, sağlıkta usulsüzlük yaptığı tespit edildi. Cerrah hakkında başlatılan soruşturma sonucunda “Göreve zarar vermek” ve “Hastaya yanlış bilgilendirme” suçlarından tutuklanarak gözaltına alındı. Olayın detaylarıyla ilgili daha çok bilgiye ulaşıldıkça, benzeri durumların yaşanmaması için sağlık kurumları içerisinde önemli tedbirlerin alınması gerektiği vurgulanıyor.
Tutuklanan cerrahın olayı, sadece bir bireyden ibaret değil. Özel hastaneler ve muayenehanelerde yaşanan ve zaman zaman ortaya çıkan etik dışı talepler, toplumda sağlık hizmetlerine olan güveni sarsıyor. Sağlık sektörü, hastaların en temel haklarının ihlal edilmemesi için daha sıkı bir denetime tabi olmalıdır. Öte yandan, hastaların da haklarını bilmesi ve gerektiğinde bu hakları savunabilmesi gerektiği unutulmamalıdır.
Bu tür durumlarla karşılaşılmaması adına sağlık bakanlığı, özel hastaneler için daha sıkı denetim uygulamaları getirebilir. Hastalar, herhangi bir şüpheli durum yaşadıklarında güvenilir kaynaklardan bilgi alabilir, gerekirse hukuki yollara başvurabilirler. Sağlık alanında güven ve etik, her şeyden önce gelirken, bu tür kötü niyetli uygulamaların önüne geçmek için toplum olarak bilinçli bir yaklaşım sergilemek şarttır.
Sonuç olarak, lazer parası gibi uygulamalar ne kadar küçük bir sayıda kalsa da, sağlık sistemimize olan güvenin ciddi şekilde zedelenmesine sebep olmaktadır. Herkesin başına gelebilecek sağlık sorunlarının çözümünde, güvenilir ve etik hizmetlerde bulunmak en önemli önceliğimiz olmalı. Bu olay vesilesiyle, sağlık çalışanları ve hastalar arasındaki bağların daha sağlam temellere oturtulması, gelecekte bu tür sorunların yaşanmaması adına büyük bir adım olacaktır.